29 Ağustos 2014 Cuma

Hayat bazen acımaz olabiliyor. Aslında insan acımasız oluyor ve biz hep hayatı suçluyoruz. Hepimiz hatalarımızı, pişmanlıklarımızı kabullenemediğimizden hayatı suçluyoruz.  Bunu hepimiz yapıyoruz. Sen, ben, sizler, bizler, onlar diğerleri... İnsan o kadar acımazsız ki en çok da kendine acımasız. Biz hayata küferederken hayat bize o kadar çok fırsat veriyor ki sadece biz kullanamıyoruz ve bu yüzden hayatı suçluyoruz. Ben kendime acımadım. Korkunun, gururum arkasına sığındım. Bir çok hatalar yaptın ve bunları bedelini ödüyorum. Nasıl ödüyorum kavuşamayarak. Ben Allahın nasip etmedin dedim. Sitem olarak değil. Sadece kendi suçumu yaradana yükledim. Aslında tüm suç benim. Bu hala kendimi kendim getirdim. Bu saaten sonra değişir mi bilmiyorum. Cidden bilmiyorum. Her şeye sıfırdan başlamak korkutuyor beni. Eminim ki bi daha asla yaptığım hataları yapmayacağım. Çok ders aldım. Her gün düşündüğüm de hala ders alamaya  devam ediyorum. İnsan kaybettikçe anlıyor kıymetini ben kaybettim. Bu yazıda olmadı la sanki. Tam odaklanamadım. Sigara da yopk kahvede anlamadım ben bu işten bişey. :Sikerim la başlaım ben böyle işe. Yazsak da değişmiyor bişey yazmasakta. E o zaman. Neden yazıyorum. İşte orasını bende bulamadım.

11 Ağustos 2014 Pazartesi

tek yol beklemek

Umut etmekten hiç bir zaman vazçgeçmez gerçekten isteyen bir yürek. Ne kadar çabalasak da asla vazgeçmez. Etrafındakiler olmaz dese de, kendin kendine olmaz desende, gerçekten isteyen bir yürek asla umut etmekten vazgeçmez. Çünkü vazgeçerse bilir olmayacağını ve bu yüzden vagçemez gerçekten isteyen bir yürek. Kerem aslıdan vazgeçti mi ? , Leyla Mecnun dan vazgeçti mi ? Hayır. vazgeçmedi. Belki benim sevdam bir efsane olarak yazılmıycak ama bende vazgeçmiycem. belki olmayacak ama illaki bi gün olacak. O güne kadar ben artık bekliycem Bu sevda bende oldu sürece bekliycem. Kaç yıl kaç ay kaç gün geçerse geçsin. bekliycem. Başkalarına hatta kendime dahi anlamsız gelsede bekliycem. Çünkü şu an en doğru yapılacak şey beklemek gibi geliyor. Anlamsız gelse de beklemek anlamlı geliyor. Bundan o gün gelene kadar. Bir daha ismini zikretmeyeceğim. Ta ki o gün gelene kadar. İşte o gün bütün içime attıklarım. Bütün o üstünü kapattığım yaralar kanayacak. İyileşecek tek tek. Artık üzülerek, kahrederek günler geçmiyor.Bir gün olucak. bir gün sevdam gerçek olacak ya da unutucam. unutulucam hiç fark etmez. Şu an sadece bekleyecem.

5 Ağustos 2014 Salı

Küllerinden doğmak varken hala kül içinde koru arıyorsam hala umut var demektir.

Her şeye yeniden başlamak isterdim. Yaşadığım hayattan memnunum. İyi bir ailem. İyi olacağını düşündüğüm bir mesleğim. Çok şükür halime. Hayata ümitsiz bakmıyorum. Sizde öyle bakın ümidinizi hiç bir zaman kesmeyin. Ama bazı şeyler insanın elinde değildir. Meslek insan elindedir. Bunlar özgür irademizle seçtiğimiz şeyler. Bide özgür irademizle yapamadığım şeyler vardır. Belki sizde farklıdır. Ama ben özgür irademle seçebilseydim hiç bir şeye yeniden başlamak istemezdim. Sevmek çoğu zaman sevmek güzel dedim. Aşk güzel şey dedim. Hala da diyorum güzel şey. Ama ben yeniden başlamak isterdim. Ben o kadar sevdim ki. Hala da seviyorum ama o kadar çok olsun diye şeyler yaptım ki. Şimdi dönüp bakıyorum da şimdi olmuyorsa eğer o yaptıklarım yüzündendir.

Yeniden aşık olmak isterdim. Temiz bir sayfa açmak isterdim. Çünkü o kadar çok karalama yaptım ki gönül defterimde. O kadar çok yaptıklarımın üzerlerini çizdim ki yeni şeylere yer kalmadı. Şimdi anlıyorum aslında neden bu kadar çok çabaladığımı çünkü yeniden sevebilme cesaretim yok. Söylediğim yalanlar, oynadığım kelime oyunları, kendimi ispat etme çabaları, başkası gibi görünme çabaları, kendin olma çabaları... Neler neler ya. Çok şey denedim. Başkası gibi davrandım. Olmadı. Belki burada hata yaptım. Her zaman bir umut vardı. Her güne başladığımda aynaya baktığımda belki bugün o gündür dedim. Asla o gün gelmedi. Unuttum artık dedim. İsimi her yere baktığımda karşıma çıktı. Ben unutmaya çalış yaradan unutturmam dedi. Tamam dedim. Artık kendim gibi davranayım dedim. Yine olmadı. Her yolu denedim. Aslında hiç karşıma alıp konuşamadım. Ciddi anlamda hiç karşıma alıp gözlerine bakarak konuşamadım. Aslında hiç elime fırsat geçmedi. Yani bi şekilde engelledi beni. Bazen umut vermek istemiyorum dedi. Eyvallah dedim. Bazen kendini benden soğutmaya çalıştı ona da eyvallah dedim. Ama asla bırakmadım. Düşünmeyi bırakmadım. sevmeyi bırakmadım. Hayal etmeyi bırakmadım. Her yaptığım şeyde onu gördüm. Sevmemek için neden ararken sevmem için nedenler buldum. Bana sen hiç değişmedin dedi hep aynı çizginde devam ediyorsun dedi. Güzel şey bu devam et dedi. O kadar görmemezlikten gelmiş ki beni. Ben hep farklı yollardan ona yaklaşmaya çalıştım ama o hiç beni görmemiş. Ama yine de sevmekten vazgeçmedim. Önüme değer verdiğim kişi çıktı. Seçim yapmaya kalktım. Yine onu seçtim. Kara sevda bu mu acaba ? Hani kara sevdaya düşüp öldü. Bana da böyle diyecekler mi ? Artık insanların bana onun ismi geçtiklerinde alaycı bakışlarını görüyorum. İnsanlar vazgeçmeyişim alay ediyor. Salak bu tiple istesen kız düşürebilirsin. Gel sana öğretelim diyorlar. Sadece gülüyorum. Sevmekten vazgeçmiycem. Ama yeniden aşık olabilmek isterdim. Her şeye yeniden. Bana yeniden aşkı yaşatabilecek bilecek birini isterdim. Aslında bırakmaya cesaretim yok. Bu kadar gelmişken tam olacağı andan bırakırsam işte bana bu çok koyar. Yaptığım onca hatanın pişmanlığını yaşarken. Kurduğum hayallerin bir bir yok oluşlarını görmüşken. Şimdi vazgeçemem. İçer de bi yerlerde benim dahi hala şaşırdığım bir parıltı varken yeniden sevmeye cesaret edemem. Çok son seferler dedim. Ama bu gerçekten son sefer.

Yeniden başlamak isterdim. Yeniden sevmek isterdim. Daha az hata yaparak yeniden birine aşık olmak isterdim. Ama bu kadar yol gelmişken şimdi vazgeçemem. Vazgeçersem içimden bi ses kaybedersin diyor. Ama yinede devam ederek kaybedersem işte o zaman her şey biter ve yeniden sevebilirim.